Bölüm 1 için buraya tıkla
Bölüm 2 için buraya tıkla
Bölüm 3 için buraya tıkla
Bölüm 4 için buraya tıkla
Bölüm 4 Çiftliğe doğru
Karışık kabloları hallettikten sonra arabayı çalıştırmayı başarabilmiştim . Artık bu şehirden gidebilirdim , Araba pek iyi değildi ama beni çiftlige kadar idare edebilirdi . Artık otobana doğru yol almıştım ayyaşlar peşimi bırakmıştı ve vaz geçmişti . Otobandaki arabalar bana engel oluyordu zig zag yaparak yol alırken birden aracın benzin ışığının yanıp söndüğünü farkettim . Bu benim için felaket bir haberdi daha çiftlige çok fazla yol vardı , Benzin ışığının stresi ve Babam acaba güvendemi sorularıyla beynim allak bullak olmuştu . Otobana çıkmayı başarabilmiştim buna benzinim yetmişti çok şükür . Ve etrafta arabaların oldugu yerde arabadan indim . Yanımda iş yerindeki güvenlikten bulduğum silah hala duruyordu ama şarjörü azalmıştı beni idare ederdi . Sessizce bindim ve etrafı kolacan etmeye başladım etrafta pek fazla ayyaş yoktu hatta hiç yoktu . Etraftaki arabalardan yararlanmam gerekiyordu çünkü Sussuzdum hayır çok fazla sussuzdum boğazım kurudu tükürük üretemiyordum , Açlığa dayanabilirdim ama sussuzluğa dayanamazdım . Etraftaki arabaların bagajlarını araştırıyordum sonra BMW markalı bir arabanın bagajını açınca o güzel manzarayla karşılaştım . 2-3 Küsür şaşal su ve 1 Adet pompalı vardı üstelik mermileride yanındaydı , Bu benim için çok iyi olmuştu . Ama arabamın benzini bitmişti artık yürüyerek en yakın kasabada bir şeyler bulmaya çalışıcaktım , Pompalıyı sırtıma attım 1 pet şişe suyu mideme indirdikten sonra full enerji yolculuguma devam ettim . Uzun uzun yürüdüm yolda 1-2 ayyaş karşıma çıktı ama fazla dikkat çekmeden onları alt etmeyi başarabilmiştim . Artık bu işte ustamı oluyordum ne , kendime katil diyebilirmiydimki , bu işten gurur duymakta pek iç açıcı değil psikolojim alt üst olmuştu zaten oğlum ve karım gözümün önünde beni yemeye çalışmıştı , Her neyse uzun zaman yürüdükten sonra yaklaşık 200 metre önümde bir kasabaya rastladım , Burasıda diğer yerler gibi çok ıssız ve sessizdi ama burası bir fazla sessizdi bu hiç hoşuma gitmemişti , Kasabaya vardıktan sonra ilk umduğum yiyecek olmuştu hemen bir süpermarkete koştum . Ama yarısı boştu acaba buraları benden önce birisi gelip veya birileri gelip yağmalamış olabilirmiydi ? hala benden başka yaşayanlar varmıydı ? . Kafamdaki sorular hala yanıtsızdı Heyecan , Korku içinde süpermarkete adımımı attıktan sonra yerde buldugum 1-2 poşetide kapıp konserve yemekleri poşete indirdim , Poşetlerim dolmuştu orada oturup 1-2 konservede ben yedim enerjim iyice dolmuştu . 1 elimde poşet sırtımda 1 pompalı ile yolculuguma devam edecektim ve sonra kasabada bir benzinlige rastladım ve benzinliğin önünde beni çiftliğe götürecek anahtarımı bulmuştum . Lüks bir mercedes bu iyi haberdi ve benzinini kontrol ettim full du anahtarıda takılıydı kim bilir nasıl bir korku içindeydi bu arabayı bırakan . Her neyse tam arabaya binecekken gözüme bir şey çarptı süpermarketin kapısının orda ayyaş bir küçük kız gözlerini bana dikmişti bana doğru ilerliyordu , Küçük bir kızı öldürücek kadar düşmedim daha diyip arabayı çalıştırdım . Ve kasabadan ayrıldım otobanda yolculuk ederken şans benden yanaydı etrafta hiç bana engel olan arabalar yoktu . Son hız boş yolda yolculuk yapıyordum , ve sonunda babamın çiftliğinin yakınlarına gelmiştim . Burada durum aynıydı , ama karşıma bir grub ayyaş sürüsü çıktı hiç dikkat çekmeden yolumu değiştirmek zorunda kaldım başka sokaktan ulaşacaktım . Sakince arabamı sürürken çiftliğe gelmiştim artık çiftliğin çit kapısı açıktı . Arabadan inip çiftliğe doğru koştum çitlerden biraz uzaktı çiftlik etraf yeşillikti anlayacağınız , Çiftlik kapısı açık deildi buda demekki babam hala içerde olabilirmiydi ? . Çiftlik kapısına sert bir şekilde vurmaya başladım . Ve sonra birisi kapıyı yarım açıp kimsin diye seslendi . Bu sesi tanıyorum bu ses babamın çiftlik işlerinde yardım eden Bob du . Bob benim jack nasılsın adamım . ?
Bob - Aman tanrım jack senmisin hala yaşıyorsun şükürler olsun .
Jack - Evet bob güvendeyim siz nasılsınız babam nerede ?
Bob - Gel gel baban içeride .
Babamı görmeyi sabırsızlıkla bekliyordum içeri girdigimde babam beni görünce heyecandan ölecekmiş gibi oldu çok sevindi bende çok sevindim sarıldık birbirimize babam 60 yaşlarında Avlanan bir avcıydı . Tüfeği iyi kullanırdı Bob ta öyle ona yardım ederdi . Babamla biraz dertleştikten sonra Sopphia teyze nerede dedim . Babam başaramadı diyince çok üzülmüştüm . Babamın moralini düzeltmeye çalıştım . Ama o sen sağ salim geldinya o yeter bana dedi . Ve buranın sıcak suyu ve jeneratörü vardı Bu iyi haberdi günlerdir leş gibi kan kokuyordum üstümü değiştirmenin zamanıda gelmişti artık . Babam açmısın olum diyince araba bagajında bir poşet konserve yemek var baba diyince babamda sevinmişti bu duruma . ilk once şaşırdı tabi senin araban yokki olum deyince . Bende bu karmaşa içinde ödünç aldım baba dedim . Ufak bir gülücük attı hemen arabadaki poşetleri aldık eve taşıdık . Ben bu ayyaşlar hakkında bilgi sahibimisiniz bunlar neden buraya geldiler nasıl oluştular insan yiyorlar gördüğünüz gibi . Bobun bundan haberi vardı Bir şirket labaratuarında ölü hücreleri canlandırmada bir deney yapılıyormuş , Ölüleri canlandırıp onları işe yarar hale getirmeye çalışıyorlarmış . Bu delilik ! , Ama deney patlak vermiş yolunda gitmemiş ölüler uyanınca insan etine açlık beslemişler ve bütün insanları yemişler . Bunu duyunca biraz daha tedirgin oldum . Kafamdaki tek soru şu , Çiftliğe vardım peki bundan sonra ne yapacaktım ?
Son Sonraki Bölüm Yeni eleman