Benim adım Yiğit Demir. Henüz 3 yaşındayken bir savaşta babamı öldürdüler. Babam savaşın en üst düzeydeki komutanlarındandı bu nedenle onun soyunu temizlemek istediler ve evimizi basarak annemi öldürdüler. Yani öldürmüşler. Ben bunları hep büyüklerimden dinledim. Sokak çocuğu olarak büyüdüm... Ama anam akıllıymış ve beni saklamış. Ama kendini saklamaya zaman kalmamış...
Zaten babamı öldürdüklerinde savaş bitmişti... 6 yaşıma kadar sokaklarda büyüdüm. Kavga-Futbol... Ne ararsan. Ama Allah biliyor. Haram lokma yemedim. Hiç bir insana zarar vermedim. En büyük hayalim askeri yüksek okulundan binbaşı olarak mezun olmaktı ama gerçekleşmedi... 8 yaşındaydım daha... Kıstırdı 3 adam beni zorladılar. Tinerci olacakmışım onlara para getirecekmişim, kapkaçcılık yapacakmışım... Daha 8 yaşındayım UL*N kaçtım tabi... Yakaladılar ama... Biri bıçak çekti dayadı boğazıma ben kaçtım tekrar. ama arkamdaki adamı bıçaklayıp cüzdanını alıp kaçtı biri ben adamın başına gittim. İyi niyetliğimden. Yardım ederim diye... Ama ne oldu !? Suç bana kaldı... Hapse düştüm. Çocuk demediler. Gelecek demediler...
Adam öldürme suçundan 10 yıl verdiler. Azaltılmadı. İyi hal denmedi...
Hapiste dayaksız günüm geçmedi...
18 yaşında tahliye oldum.
İlk işim kaçak işlere bulaşmak oldu. El altından bir silah aldım ve Will Petterson'un yanında paralı asker olarak yetiştirildim...
21 yaşımdayken Türkiyenin en saygı duyulan. Acımasız. Azılı Paralı askeri bendim...
2 yıl hizmet verdim. Sonra attılar beni işten...
Şimdi yaşım 23...
Geldiler geri. Kimler mi ?
Anamı-Babamı benden alanlar... Allah'ın yolunda onun yasakladığı hiçbirşeyi yapmadım ama buna mecburum... Artık onlar benim. Artık intikam benim. Artık ölümün kendisi benim !
İlk hedefim... Meğer abi dediğim. Beni silahlandıran eğiten... Will Petterson...
Bekle Petterson. Ecelin geldi !